Elif, sabahın ilk
ışıklarıyla güne enerjik bir şekilde başlamıştı. Akşamdan gününü planlamış,
bugün arkadaşı Sare ile buluşacak olmanın heyecanını yaşıyordu. Kitapçıları
gezmek Elif için ayrı bir mutluluktu. Saatlerce rafların arasında dolaşıp yeni
çıkan kitapları incelemekten büyük keyif alırdı. O gün, Sare ile şehrin birçok
semtinde şubesi olan büyük bir kitapçıya girdiler. İkisi de kitapların arasında
kendilerini adeta başka bir dünyada gibi hissediyordu. Okuma sevgileri ortak
noktalarıydı. Elif sık sık "Neden insanlar kitap okumuyor?" diye
hayıflanırdı.
Elif zaman içinde oluşan kitap sevgisinin
nereden geldiğini bir türlü arkadaşına anlatamamıştı. Elif küçükken yerinde
duramayan, düz duvara tırmanan, halk arasında yaramaz diye adlandırılan bir
çocuktu. O üçüncü sınıftayken, ağabeyi Ahmet de beşinci sınıftaydı. Dayıları
ise üniversitede okuyordu. Dayısı her geldiğinde Ahmet’e çocuk romanları
getirirdi. Ahmet de Elif okumaz yırtar kitabı diye kitaplarına dokunmasına izin
vermezdi. Aslında Elif ağabeyini çok severdi ama bu konuda ona kızgındı.
Dayısına ‘bana da kitap alırımsın?’ dediğinde ‘sen hele bir okumanın kıymetini
anla o zaman alırım ‘derdi.
Elif, ne kadar istese de o kitapları bir türlü okuyamamıştı. İçten içe ağabeyine olan kırgınlığı gittikçe artıyordu. Bir gün okuldan bir arkadaşı Eliflere geldi. Ahmet’in çok katlı, rengarenk kitaplarla dolu kitaplığını görünce arkadaşı büyülendi. Elif de “Hangisini istersen alabilirsin,” dedi. Arkadaşı üç tane kitap seçti ve aldı. İki gün sonra Ahmet kitaplarının eksik olduğunu fark etti. Hemen babasına söyledi, babası da Elif’i çağırıp kitapların nerede olduğunu sordu. Elif “Bilmiyorum,” dedi. Babası ise, “Yalan söylüyorsan, çok daha kötü olur,” diyerek kızdı. Aradan birkaç ay geçtikten sonra Elif’in arkadaşı kitapları okuduğunu ve geri getireceğini söyledi. Elif ise kitapları ona hediye ettiğini belirtti. Uzun bir süre sonra Elif hatasının farkına vararak abisi Ahmet’ten ve ailesinden özür dilemişti. Bu olaydan sonra Elif, bir karar verdi. Her şeyi çok merak ediyordu. Merakını ancak kitap okuyarak öğrenebilirdi. Harçlıklarını biriktirip kendine kitaplar almaya başladı. Aldığı her kitabı kısa sürede bitiriyor ve okuduklarından ne öğrendiğini düşünüyordu. Kitapların sayfalarını çevirdikçe, farklı hayatlara gidiyor, bambaşka dünyalara yolculuk yapıyordu. Okuduğu hikayelerde bazen kendini kahramanların yerine koyuyor, bazen uzak ülkelerde geçen olayları hayal ediyordu. Her yeni kitap, Elif’in hem hayal gücünü, hem de bilgi dağarcığını genişletiyordu. Her akşam yatağına uzandığında, o gün okuduğu satırları tekrar gözden geçiriyor, yeni öğrendiklerini içselleştirmeye çalışıyordu. Böylece kitaplar, Elif için yalnızca birer bilgi kaynağı değil; aynı zamanda en yakın dostları, sırdaşları ve yol göstericileri haline gelmişti. Bir zamanlar abisi ve dayısına çok kızmıştı ama şimdi iyi ki öyle yapmışlar diye düşünüp tebessüm edebiliyordu.
Çocuklarımıza kitap
sevgisini öğretmemiz lazım. Kitap okumayan çocukların bir çoğu televizyon
karşısında boş vakit geçiriyorlar. Kalbinde kitap sevgisi taşıyan dünyaya
farklı bakar. İnsan, kitaplar sayesinde farklı kültürleri tanır, düşüncelerini
zenginleştirir, hayal gücünü geliştirir. Her kitap, tek başına bir okul ve
arkadaş gibidir: Her sayfası insana yeni bir şey öğretir. Her kitap yeni bir
kapı aralar. Bazen geleceğe ışık bazen de geçmişe ışık tutar. Kitaplarla
büyüyen çocuk, hem doğru düşünebilir hem de daha bilinçli kararlar alır. Çünkü
kitap, insana sadece bilgi vermez, aynı zamanda sabrı, dikkatli olmayı ve
anlamayı da öğretir. Bizleri iç dünyamızda yolculuğu çıkarır.
İşte kitap sevgisi hem
bizi besleyen bir toprak hem de ufuklara taşıyan bir gökyüzüdür. En önemli
nokta öğrenmek. İnsan insandan, bitkiden, topraktan, bazen bir hayvandan da
öğrenebilir. Kitaplarda öğrendiğimiz kanallar arasında önemli yere sahiptir.
Yeter ki doğru kitapları okuyabilelim ve öğrenmeyi sevelim.
İnsan
öğrendikçe büyür, paylaştıkça çoğalır.

Güzel bir kitap seçimi ile haftaya başlıyorum. Faydalısından
YanıtlaSilOkumayı sadece bir eylem değil, bir yolculuk gibi göstermişsin. Her cümlede kitap değil, insan büyüyor gibi… Gerçekten etkileyici bir yazı.
YanıtlaSilOkuyabilmek ne kadar da kıymetli
YanıtlaSilBazen bu karmaşanın içinde kitaplar kendini dinlediğin yer, bazen iyi bir yoldaş olabiliyor...
YanıtlaSilKitap okumanın kıymetini tekrar bize anlatılan çok güzel bir yazı . Okudukça insan başka dünyaları da görür…
YanıtlaSilÇok güzel bakış açısı
YanıtlaSilHer kitap yeni bir kapı aralar...Ne kadar doğru, teşekkürler
YanıtlaSilKitapların yakıldığı yıllardı.
YanıtlaSilTürkçe öğretmenimiz;
'En kötü kitap nasıl olunmayacağını öğretir' demişti.Yani her şey öğreticidir 😉
Kitap sevgisi hem bizi besleyen bir toprak hem de ufuklara taşıyan bir gökyüzüdür. Bunu pek sevdim , çiçek bıraktım
YanıtlaSilGerçekten okumak çok önemli, doğru kitap seçimi yapmakta. İnsanı daha motive edecek kitapları seçerek hayatımıza fayda sağlayabiliriz.. okumanın önemi anlatan bir yazı olmuş... emeğinize sağlık..
YanıtlaSil