Ana içeriğe atla

Biz Bir Aileyiz :)

Akşam olmak üzereydi. Hava da iyice soğumuştu. Ömer’in ağzından soğuk havanın etkisi ile dumanlar çıkıyordu. O da hem ısınmak hem de bir an evvel eve varmak için adımlarını hızlandırıyordu. Ömer uzun boylu, esmer bir adamdı. Gözlerinin içi hep gülerdi. Evinden işine, işinden evine hayatını sürdürebilenlerdendi. Ailesine sıkı sıkıya bağlıydı. Kış aylarında çok sevdikleri mandalinayı almadan eve dönmezdi. Bu akşam yine soğuğa rağmen mandalinalar elinde kapıya varmıştı. 
Ömer’in beş çocuğu vardı. En büyüğü 20, en küçüğü de 2 yaşındaydı. Metropolde, doğalgazlı bir evde yaşamalarına rağmen evlerinde kuzineli sobadan vardı. Televizyonları yoktu. Akşam olunca yemeklerini yer, kuzinenin üzerinde demlenen çaydan içer ve mandalina kabuklarını sobanın üzerinde yakarlardı. Mis gibi mandalina kokardı odanın içi. 
Bu ailenin diğer ailelerden bir farkı vardı. Televizyon izlemezler, kapalı alışveriş merkezlerinde gezmezlerdi. En büyük keyifleri hafta sonları ormana gidip doğa ile iç içe zaman geçirmekti. Sobada yakacakları odunları da bu yürüyüşlerde toplarlardı. Sonra da bir mangal keyfi…

Bu hafta sonu doğa yürüyüşlerinde bir misafirleri vardı. Evin ortanca oğlunun arkadaşı Faruk da onlara katılmıştı. Faruk bu yürüyüşe katılmakta biraz isteksizdi. Fakat arkadaşını kıramadığı için bir seferlik gelmeyi kabul etmişti.  Faruk’un aklı evdeydi. Çünkü evde oynamak istediği bir bilgisayar oyunu vardı. Oyunda son etaba geldiği için çok heyecanlıydı. Hafta sonu son etabı bitirmek için plan yaparken arkadaşının ısrarı üzerine onlara katılmıştı.
Ormana vardıklarında temiz hava herkesi acıktırmıştı. Hep birlikte odun toplayıp ateş yaktılar. Bir yandan da getirdiklerini hazırlamak için bir şeyler yapmaya başladılar. Baba etleri açıyor, anne salata hazırlıyordu. Bazıları sofrayı kurmaya yardım ederken Ali ve Faruk çeşmeye su almaya gitmişti. Herkes bir işin ucundan tutmuştu. Sonrasında hep beraber keyifle, sohbet ederek yemek yediler. 
Güzel ve hareketli bir günün sonunda akşam olmak üzereydi. Herkes ateşin etrafında toplanmış, ısınıyordu. Ali birden heyecanla “Hadi hep beraber oyun oynayalım mı!” dedi. 

Faruk şaşırmış bir şekilde “Oyun mu? Burada nasıl bir oyun oynayabiliriz ki? Telefonlar bile çekmiyor.” diye atıldı. Faruk’un aklına oyun denince sadece internet oyunu geldiği için bu teklife şaşırmıştı. 

Faruk’un aklından bu düşünceler geçerken Ali’nin babası “Haydi, Vampir kim? oyunu oynayalım!” diye bir teklifte bulundu. Bu fikri herkes çok beğenmişti. Ali’nin annesi “Evet, çok güzel fikir! Faruk sen bilir misin vampir kim oyununu?” diye sorunca Faruk’un şaşkınlığı daha da arttı. Hem internette oynanmayan hem de ailenin tüm fertleri ile oynanan bir oyun acaba nasıldı? 

Bu oyunda bir kişi yönetici oluyordu. Oynayan kişi sayısı kadar kâğıt ayarlanıp iki kâğıda işaret konuluyordu. İşaretli kağıtları çeken köye sızan vampiri oynuyordu. İşaretsiz kağıtlar ise masum köylüleri temsil ediyordu. Oyunda herkes masum olduğunu ispatlamaya çalışıyor ve vampirlerin masumluğuna inananlar kaybediyordu. Ailecek oynanan bu oyun Faruk’un çok hoşuna gitmişti. Faruk’a Ali’nin anne ve babasının çocuk ile çocuk olması, kendini o kadar iyi hissettirmişti ki son etabı geçmek için beklediği oyunu bile unutturmuştu.  İnternette oynadığı oyunların hiçbiri ona bu duyguları yaşatmamıştı. Ali’nin ailesi tam bir “neşeliler grubuydu” ya da gerçek bir aileydi. Aynı şeyleri dert ediyorlar, aynı şeyleri istiyorlar ve aynı şeylerden keyif alıyorlardı.
 
Faruk sık sık anne ve babasının beraber vakit geçirme tekliflerini reddedip, interneti seçtiğine çok üzüldü. Beraber ormana gitmek, odun toplamak, sofrayı beraber hazırlamak ve sonrasında oynanan oyun o kadar gerçek ve keyifliydi ki… 
Hayatında bunu ve bunun gibi nicesini kaçırdığını fark etti…
 
Deneyimsel Tasarım Öğretisi der kiaile olabilmek aynı hedefe bakabilmektir

Aynı zamanda rolünü bilip hakkını vermektir. O zaman aynı evin içinde yaşayan bireyler değil, bir bütün olunur. Aynı şeylere sevinip, aynı şeylerden keyif alınır. 

Yorumlar

  1. Nerde böyle aileler. Hemen tanışmak istiyorum. Evet bizde tv'leri kapatıp, bunu yapmalıyız. Hemen bu akşam...Ertelemeden. Aynı hedefe bakabilmek için...Kaleminize sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Umarım hepimiz böyle bir aile oluruz.:)

      Sil
  2. Ne lezzetli bir aile ve anlatım

    YanıtlaSil
  3. Var olanın kıymetini yitirmeden bilmek dileğiyle...teşekkürler

    YanıtlaSil
  4. Aynı hedefe yürüyen ailelere sahip olanların kıymetinin değerini anlaması ve sahip olmayanlarada olabilmek için yol gösterici bir yazı ellerinize emeğinize sağlık inşallah aynı doğru hedefte olan aileler olmak nasip olur

    YanıtlaSil
  5. Aile olmak gerçekten de birlikte aramıza tv vb almayınca oluyor gerçekten..

    YanıtlaSil
  6. Kaleminize sağlık... İnsanın içini ısıtan, gözlerini dolduran belki de en çok özlenen tabloyu dile getirmissiniz... Teşekkürler

    YanıtlaSil
  7. Böyle bir aile olunabilir mi tabiki olunabilir yeter ki ne kadar farklı farklı insanlar olsak da aile olmak için mutlaka ortak isteklere ve ihtiyaçlara uyumlanabiliriz. Yeter ki böyle bir aile ortamında olmak isteyelim yeter ki bununla ilgili sebeplerimizi oluşturalım. Olacak inanıyorum ve umudum var., öyle aileler çoğalacak. En küçük yapı taşı aile. O taşları üst üste dizenlerden olalım inşALLAH🌹

    YanıtlaSil
  8. Öyle güzel anlatılmış ki orda mangal keyfi yapıp oyun oynadım okurken
    Geçmişte kalan özlenen aile hayatları…
    Güncel hayata bakınca imkansız zor görünse de bir yerden başlamak elimizi taşın altına koyup nereden başlayabiliriz demenin vakti.Rabbim ilim güç versin…
    Emeğinize sağlık okurken bile huzur verdi.

    YanıtlaSil
  9. Ahh bu şekilde aile olabilmek ne kadar güzel

    YanıtlaSil
  10. “Aile olabilmek” bütün mesele bu yani aynı hedefe bakabilmek.

    YanıtlaSil
  11. Güzel aile bağları ilişkisi güçlü olmanin faydalari güzellikleri ....Güzel anlatildi ve güzel bir örnek oldu...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnsan okurken bile nasıl keyif alıyor keşke bizde öyle aile olabilsek diyor…

      Sil
    2. İnsan okurken bile nasıl keyif alıyor… Allah bize de gerçek aile olup, aynı hedefe bakabilmeyi nasip etsin.

      Sil
  12. Kalabalık mıyız yoksa aynı hedefe bakan bir topluluk, bir aile miyiz? Kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hayriye akgül
      Beni çocukluğuma götürdü yazılar ne guzel günlerdi bizde böyle mandalina kabuklarını sobanın üzerine koyardık kozalak toplandık ormanda gezerdik en güzel
      Aynı yöne bakıp aynı hedefe koşan lardan olalım.rmeklerinize saglik

      Sil
  13. Gerçekliğin içinde olabilmek ne kadar değerli. Aile olduğumuzu zannediyoruz ama gerçekten aile miyiz?

    YanıtlaSil
  14. Güzel bir anlatım...emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  15. Okuyunca çocukluğuma geri gittim
    Özlemişim☺️

    YanıtlaSil
  16. Çok keyifliydi, okurken yüzümde tebessüm oluştu istemsizce ☺️

    YanıtlaSil
  17. Anne ve babanın sadece kural koyucu, koruyucu, yasaklayıcı değil. Makul teklifler geldiğinde çocuklardan daha keyif alan olmaları çocukların yetiştirilmesinde ve otoritelerinin sağlamlaştırılmasında çok kıymetli olduğunu düşünüyorum. Ellerinize sağlık...

    YanıtlaSil
  18. Sobanın üzerine konan mandalina kabukları beni çok derinlere götürdü. Ne güzel bir aile profili
    Dileriz bu aileleler çoğalsın ve gerçek mutluluk yakalansın

    YanıtlaSil
  19. Güzel bir aile, insan okurken bile mutlu oluyor

    YanıtlaSil
  20. Yasemin BS.12/09/2023

    Günümüzde Evleniyoruz ama aile olamıyoruz, çocuk büyütüyor ama yetiştiremiyoruz. Oysa ki aynı tarafa bi geçebilsek, bi bırakabilsek elimizdeki elektronik aletleri..

    YanıtlaSil
  21. Adsız1/02/2024

    Unutulan ama çok kıymetli değerler. Kaleminize sağlık...

    YanıtlaSil
  22. Adsız2/04/2024

    Ailemiz içinde ihtiyaç giderebilmek duası ile...

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hangi Taraftasın?

Bu Taraf… Alışveriş üzerine alışveriş içerisinde, Oradan oraya git gel, Olmadı sanal alemde mağazaları dolaş dur, Bir tıkla sipariş ver,  Al, al, al ama doyma…   Yeni yıl geliyorrrr… Ne kadar da güzel bir zaman… Süsleyelim evlerimizi, bahçemizi, ah bir de kapımızı, Yılbaşı ağacı olmadan olmaz, Üzerinde en güzel süslemelerle… Sokaklar da süslensin, meydanlar, alışveriş merkezleri… Her yer ışıl ışıl olsun,  Sonra bol bol fotoğraflarımız olsun, Her birinde gülümseyen yüzlerimizle pozlar verelim,  Çok önemsediğimiz anılarımıza bir yenisini ekleyelim… Arka fonlara en süslü olanı seçelim… Aaa hediyeler… Onları unutmak olur mu?  Hepsini süslediğimiz ağacın altına dizelim…  En güzel paketleri yaptıralım.  Veee heyecanlı bir bekleyişten sonra,  Yeni yıl sabahı hepsini açalım… Mutlu olalım, hep mutlu…   O akşam evde mi olsak, dışarıda mı? Sonuçta yılın en önemli akşamı,  Çok özel olmalı her şey…  Belki evde kutlanır, sofrada her çeşit meze ve hindiler, mumlar, tatlılar, kuruyemişler… Belki bir o

Affet Bizi Çocuk

Şehitlerle Yeryüzü Bir…  Bayrağını dalgalandıramayan ülke… Her yer o bayrak şimdi! Her yer kırmızı ve yeşil… Her ülkede bir hareket var; amaç belli hedef belli… Kırmızı ve yeşil bir bayrak dalgalanıyor… Her ırk ve milletin elinde sağa sola kıvrılıyor…  Kırmızı ve yeşil renklerle tüm ülkeler bezendi birbirine… Çocuk, genç ve yaşlı bir arada… İnsan olan bir arada bayrakları bir, Yürüyor, yürüyor insan için, insanlık için, mahsun için… Bir yerde ki savaş, her yerde barış oldu! Yeryüzü tek bayrak oldu,  Yeryüzü ilk defa hem fikir oldu! Dil, ırk, renk ayırmadan… Çünkü orada savaş yok…  Savaş yok! Çocuklarla, Hastalarla, Hastahanelerle, Bebeklerle, Sivillerle yeryüzü hiç savaşmadı… Savaş yok! Saldırganın cinsi türü belli değil, yabancı yeryüzüne… Saldırı hayret verecek kadar farklı yeryüzüne, Bir taraf farklı insanlıktan uzaklıkta…  Ve… Yeryüzü merak etti bayrağın insanlarını,  Yeryüzü hayran kaldı bayrağın insanına, sağlam duruşuna! Hayranlığı merakına sebep oldu… Merakı imanına ulaştı…  İm

Bağlılık mı? Bağımlılık mı?

   Bağlılık mı? Bağımlılık mı? Sensiz yapamam dediklerimiz, bir dediğini iki etmediklerimiz,  yokluğuna dayanamadıklarımız...