Her sabah okuluna gider, gerekli konuları anlatırdı öğrencilerine…
Yeri gelir kızar, yeri gelir severdi onları…
Bazen neşeli, bazen durgun olurlardı çocuklar...
Ne zaman durgun olsalar, onlarla daha çok ilgilenir yine onlara neşe katardı...
Anlardı her hallerinden çünkü mesleğini de, çocukları da çok severdi.
Herkesin kendine göre özendiği, heveslendiği, meraklandığı şeylerden onlarda da vardı…
Yeri gelir kızar, yeri gelir severdi onları…
Bazen neşeli, bazen durgun olurlardı çocuklar...
Ne zaman durgun olsalar, onlarla daha çok ilgilenir yine onlara neşe katardı...
Anlardı her hallerinden çünkü mesleğini de, çocukları da çok severdi.
Herkesin kendine göre özendiği, heveslendiği, meraklandığı şeylerden onlarda da vardı…
Giyinirler, süslenirler okullarına giderlerdi.
Onlarda düşünürdü yarın ne giysem, saçımı nasıl yapsam, hangi ayakkabımla çıksam diye…
Okula giderken belki bir börekçiden börek, belki bir simitçiden simit almayı planlardı…
Okul çıkışında bazen bir kahve içer, bazen biriyle iki lakırdı etmeyi severdi…
Hangi ödevleri veriyim,
Hangi veliyi ne zaman çağırayım,
Bu çocuk için ne yapılabilir,
Şu çocuk için şöyle bir kurs olabilir diye her biri ile ayrı detayda ilgilenirdi...
Son günlerde sınıfı için birkaç şey beğenmişti, onları alacaktı bu hafta sonu...
Çocuklarla haftaya piknik yapacaklar, sonra da okul ile bir geziye gideceklerdi…
Çok heyecanlıydılar o yüzden...
Hepsi -di li geçmiş zaman oldu!
Aslında çok yakın zamana kadar yaşıyorlardı...
5 saniye önce, acımasızca bir bomba üzerlerine düşene kadar…
Hayalleri yıkıldı,
Yapacakları,
Alacakları,
Okulu,
Öğrencileri elinden kayıp gitmişti...
Sonra yakınları,
Sonra daha yakınları ve
Sonra da kendisi…
Ellerimizden nice öğretmen ve öğrenci kayıp gitti.
Savaş her açıdan çok kötü bir şeydi.
Doğal felaket doğadan gelirdi ama savaş insanın insana yaptığı felaketti.
İnsan insanı öldürüyordu,
İnsan çocuklara acımıyordu!
Kimseye zararı olmayan sevimli küçücük ellere rahatça kıyılıyordu,
Yerinden kalkamayan yaşlılara,
Başkalarına muhtaç hastalar öldürülüyordu...
Neydi bu nefret ve nereden geliyordu bu zalimlik?
Öğretmenler günü geldi…
Bugün öğretmenler günü dendi...
Ne okul vardı yerinde,
Ne çocuklar kalmıştı sıralarda...
Onlarda düşünürdü yarın ne giysem, saçımı nasıl yapsam, hangi ayakkabımla çıksam diye…
Okula giderken belki bir börekçiden börek, belki bir simitçiden simit almayı planlardı…
Okul çıkışında bazen bir kahve içer, bazen biriyle iki lakırdı etmeyi severdi…
Hangi ödevleri veriyim,
Hangi veliyi ne zaman çağırayım,
Bu çocuk için ne yapılabilir,
Şu çocuk için şöyle bir kurs olabilir diye her biri ile ayrı detayda ilgilenirdi...
Son günlerde sınıfı için birkaç şey beğenmişti, onları alacaktı bu hafta sonu...
Çocuklarla haftaya piknik yapacaklar, sonra da okul ile bir geziye gideceklerdi…
Çok heyecanlıydılar o yüzden...
Hepsi -di li geçmiş zaman oldu!
Aslında çok yakın zamana kadar yaşıyorlardı...
5 saniye önce, acımasızca bir bomba üzerlerine düşene kadar…
Hayalleri yıkıldı,
Yapacakları,
Alacakları,
Okulu,
Öğrencileri elinden kayıp gitmişti...
Sonra yakınları,
Sonra daha yakınları ve
Sonra da kendisi…
Ellerimizden nice öğretmen ve öğrenci kayıp gitti.
Savaş her açıdan çok kötü bir şeydi.
Doğal felaket doğadan gelirdi ama savaş insanın insana yaptığı felaketti.
İnsan insanı öldürüyordu,
İnsan çocuklara acımıyordu!
Kimseye zararı olmayan sevimli küçücük ellere rahatça kıyılıyordu,
Yerinden kalkamayan yaşlılara,
Başkalarına muhtaç hastalar öldürülüyordu...
Neydi bu nefret ve nereden geliyordu bu zalimlik?
Öğretmenler günü geldi…
Bugün öğretmenler günü dendi...
Ne okul vardı yerinde,
Ne çocuklar kalmıştı sıralarda...
Hediyelerini alıp tebessümle sunacaklardı öğretmenlerine,
O gün en mutlu anlarını yaşardı öğretmenler,
Bugün öğretmenler günüydü ama kutlama yoktu.
O gün en mutlu anlarını yaşardı öğretmenler,
Bugün öğretmenler günüydü ama kutlama yoktu.
Çünkü;
Ne kutlama yapılacak okul, ne öğretmen ne de öğrenciler vardı...
Ne kutlama yapılacak okul, ne öğretmen ne de öğrenciler vardı...
Öğretmenler günü yaşayanlara kalmıştı.
Onlarda üzgün, onlarda uzaktı kutlamadan...
Günün bir önemi kalmadığı, bir gün gelmişti…
Gerçek, çok dokunaklı
YanıtlaSilEmeğinize sağlık...
YanıtlaSilMalesef gerçek değerler kayboldukça özel günler var oldu. Oysaki eskiden bütün günler özeldi...
Maalesef öyle günlerdeyiz ki dili geçmişte kalan binlerce kıymetli hayat..
YanıtlaSilKaleminize sağlık...
Maalesef savaş için çok üzgünüm di li geçmiş zamanda kalan öğretmenlerimiz için de ve günümüzde şimdiki zamanda hediyesi büyüyen kendisi küçülen öğretmenlerimiz için de ....
YanıtlaSilHayatta bir çok kişi için bir çok şey di- li geçmiş zamanda kaldı malesef
YanıtlaSilDi’li geçmiş zamanda kaldı…
YanıtlaSilNe anlamlı bir yazı olmuş.Öğretmenler günü senin anlamın…
YanıtlaSilGünün bir öneminin kalmadığı bir gün gelmişti…😔
YanıtlaSilEmeğinize sağlık, çok etkilendim:(
YanıtlaSilAcı günler geride kalsın ve biz elimizdeki değerlerin kıymetini bilelim...insaALLAH
YanıtlaSilHayriye akgul Ne anlamlı bir yazı olmuş
YanıtlaSilGecicilik yasasi hersey geçmişte acılarla hüzünlere kalmış.
Şimdiki gerçeğin kıymetini bilelim
İnsan yüreği parçalanıyor. Sadece kendi çıkarları için masumların şehit ediliyor. Hepsinin ruhu şad olsun.
YanıtlaSil