Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Şubat, 2025 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ŞENAY BÜYÜRKEN...

  Şenay evin biricik, en küçük kızıydı. Heyecanlı ve cana yakın halleriyle evin de neşesiydi. Büyük kardeşler ailenin gençlik zamanlarında olmuştu. Şenay için ise durum başkaydı. O olduğunda anne ve babası orta yaşı geçmiş, diğer kardeşler kendi işlerini görebilecek kadar büyümüştü. Onların gözünde Şenay, hep küçücük kalmıştı. Abisiyle gezmeyi çok severdi. Anne ve babası da onun bir dediğini iki etmezdi. Tüm istekleri hiçbir çabası olmadan karşılanır, tüm imkanlar minik Şenay’a sunulurdu. Çoğu zaman, evin içinde bıcır bıcır dolaşırdı. Ne de olsa tüm problemlerini çözmek için can atan bir ailesi vardı. Ama Şenay büyümek ve her şeyde başarılı olmak istiyordu. Birinci sınıfa başlamış olması, her çocuk gibi ona da yeni sorumluluklar getirmişti.   Okulun ilk gününde, yakar top oynanırken, yandığında dışarıda kalması gerekmişti. Çok üzülmüştü ama belli ki burada işler, evde olduğu gibi yürümüyordu. Onun her yaptığını hoş gören anne, babası ve yanlışlarını örterek, olmamış gibi ...

ÖĞRENMENİN PAHALI HALİ

  Hüseyin, oldum olası ticaret yapmayı istemişti. Ama ne yapacağı konusunda fikri yoktu. Babasından yüklüce bir miras kalınca bu sefer şans benden yana diye düşündü. Birçok iş deneyimi olmuş, fakat ne hikmetse hiçbirinde dikiş tutturamamıştı. Mirastan gelen parayla kendi işini yapmaya karar verdi. Gezmeyi, kafelerde, restoranlarda, arkadaşlarıyla vakit geçirmeyi çok severdi. Benimde böyle bir yerim olsa hem çalışır hem eğlenirim diye düşündü. Sonunda kararını verdi ve hemen dükkân araştırmalarına başladı. Güzel işlek bir muhitte, şık bir kafe açmak istiyordu. Bir gün dolaşırken tamda aradığını bulduğunu düşünerek, köşe dükkân olan bir kuruyemişçi gördü. Kafeler caddesinde, önü masa koymaya müsait bir yerdeydi. Hemen içeri girip, “Hiç sözü uzatmayacağım. Tam da sizin dükkanınızın olduğu yerde kafe açmak istiyorum. Acaba dükkanınızı bana devretmeyi düşünür müsünüz?” dedi. Adam bu beklenmedik teklif karşısında, çok şaşırdı. Biraz da onu başından savmak için yüklü bir bedel istedi....

DÖNÜŞÜM SONRASI

Saçları, kahverengi ve pırıl pırıldı. Parlaklığından ödün vermeden, yıllara meydan okuyordu. O sabah yüzünde bir tebessümle uyanmış, her zamanki gibi ilk iş olarak duşunu almıştı. Üzerinde ki tüm ağırlıklar gitmişti. Öyle bir rahatlamıştı ki ister istemez tebessümü artıyordu. “Ne kadar şükretsem az” diye düşündü. Filiz’in hikayesi ilginç detaylar içeriyordu. Çok heyecanla başladığı evliliği, mevsimler gibi halden hale dönüşmüştü. Halbuki her şey ne güzel başlamıştı. Zamanla güzellikler tükenirken, onlardan da birçok şeyi alıp götürmüştü. Gün geçtikçe, evliliği sıkıntılı bir hal almıştı. Evlenme teklif ettiği gün Ahmet; “Altı kız kardeşim var. Emin misin?” demişti. Filiz ise “Evet” cevabını verdikten sonra yürekten inanarak, “Onlar benim de kardeşlerim olacak” deyivermişti. Filiz’in kendi ailesi de çok kalabalıktı. Dört halası, beş amcası vardı. Annesi, hepsini kardeşleri gibi severdi. Kendisi de hep öyle olmayı hayal etmişti. Yıllar hiç düşündüğü gibi geçmemişti. Sürekli istekl...

İLİŞKİLER KONUŞARAK NEDEN DÜZELMEZ?

  Yatağını topladı, Açtığı pencerenin perdesini düzeltti. Geceden ütülemiş olduğu giysileri dolaplara yerleştirmeye başlamıştı ki yine bitişik daireden sesler yükselmeye başladı. Duymamak için odayı terk etmek istedi ama elindeki işi de yarım bırakmak istemedi Canan. Yetişmesi gereken semineri vardı ve zaten yine bu odada hazırlanmak zorundaydı. Oturdukları dairenin yatak odası komşusunun geniş bir yaşam alanına sahip olan mutfağı ile bitişikti. Henüz iki buçuk yıl olmuştu bu apartmana taşınalı ve bu sesler artık ona hiç yabancı gelmemeye başlamıştı.  “Bu yine iyi halleri… Ah ah hiçbir tartışmadan sonuç çıkmaz diye anlatıyorum seminerlerde ama şu şahit olduğum şeylere bak. Şahit deyince de ben neden şahit oldum acaba bu duruma? Bir işaret midir? Gerçekten de düşünen insan için irdelenecek ne çok şey var.’’ diye geçirdi içinden.   İlk taşındıklarında gecesi gündüzü belli olmayan bir erkek sesi ile aniden uyanıyordu. Sürekli çocuklarına seslenen, zaman zaman ağır küfür...