‘’Unutulmaz deme bana
unutulur, unutulur.
Kapanır en
derin yara
Acısı da
unutulur
Bir rüyadır
gelir geçer
Her aşk bir
gün hayal olur
Unutulmaz
denen günler, unutulur unutulur.
Bu hayat
böyledir dostum
Yaşanan gün
mazi olur.
En değerli
hatıralar,
Bir gün
olur unutulur.
En acı
dermandır yıllar,
Sen dursan da
dünya döner.
Kalbini
dağlayan yangın,
Yavaş yavaş
küle döner.’’
— ‘Sizin zamanınıza uygun şarkılar açayım telefonumdaki bir uygulamadan’, dedi kızı.
Arabada çalmaya başlayan şarkıyı duyar duymaz eli hemen
radyonun ses düğmesine gitti Aslı’nın. Ne kadar eski bir şarkıydı radyoda
çalan. İnsanı çok eski yıllara götürmüştü hemen. Aslı daha çok sözlerini
severdi şarkıların, orada bir anlam varsa dinlerdi çoğunlukla. Bazı insanlar da
şarkının ritmine ezgisine takılır mesela. Sözlerine takılmadan müziği ile
ilgilenir. İnsan tanıma sanatı eğitimini aldığı için biliyordu sebebini. ‘’Ben
sözlerine yani içeriğine takılanlardanım, biçime değil’’ dedi içinden.
Çok uzun zaman olmuştu bu şarkıyı duymayalı. Sadece bayram
değil yıllar bile ne kadar hızlı geçmişti. Şarkıda dediği gibi de çalana kadar
unutmuştu böyle bir şarkı olduğunu.
Gözleri doldu, boğazı acıdı, burnu sızladı. Gerçekten insanoğlu
ne kadar da unutkandı. Yanında arabayı süren kızına baktı ne zaman bu kadar
büyümüştü de onu sağ koltuğa geçmişti. Oysa, sanki çok yakın zaman önceydi, ön
koltuğa oturabilmek için gün sayan küçük bir kız oluşu. Onu büyütürken yaşadığı
zorluklar aklına geldi. Hiç bitmeyecek gibiydi. Hem iş, hem çocuk, hem ev o
yüklerin altından asla kalkamayacağını sanıyordu. Hızlı geçen zaman bir süre
sonra yaşanmış olan o şeylerin aslında o kadar da acı vermediğini gösteriyordu insana.
Oysa yaşarken neredeyse dünyanın sonu gelmiş gibi hissettirmez miydi? Sanki o
çocuk hiç büyümeyecek, o ticari kriz atlatılamayacak, ölüm acısı hiç
unutulamayacak gib gelirdi insana çoğu zaman.
Sadece bayramlarda annesinin babasının kabrini ziyaret
edebiliyordu. Bu bile çok normalleşmişti onun için. Oysa onları farklı
zamanlarda kaybettiğinde ne kadar da acı çekmişti. Hiç geçmeyecek bir acı
zannetmişti yaşadıklarını. Yıllarca aynı acı ile yaşamış olsa ne kadar
yorulacağını düşündü. Merhametli bir el gelip yaralarına merhem sürmüştü sanki.
İyi ki de böyle idi yoksa yaşanamazdı.
Sonra gözünden istemsizce süzülen damlayı silerken ‘’Ne kadar
da kaptırıyoruz kendimizi olaylara’’ diye iç geçirdi. ‘’Gel- geç işte… Geçici
olan hayatta ne kadar da kalıcı olmaya çalışmışız.’’
Sevinçleri de öyle değil miydi insanların. Bir şeye
sevindiğinde sanki o sevinci sonsuza dek sürecek zannederdi. İşinde, okulunda,
ilişkilerinde aldığı başarı ile insanın ister istemez başı dönüyordu elbette. İlk
evlendiğindeki mutluluğu, çocuğunu ilk kucağına aldığındaki mutluluğu hala
devam etmiyordu mesela. Hep o ruh hali ile kalabilir miydi insan? Bu da hiç
mümkün olmuyordu. ‘’Her şey ne kadar da geçiciymiş.’’ diye geçirdi içinden. Hiçbir şey eskisi gibi kalmıyordu gerçekten
de. Daha genç yaşında şimdi yanındaki kızının hevesleri gibi onun da hevesleri
vardı. Şu an çoğunu hatırlamıyordu bile.
‘’En acı dermandır yıllar’’ sözlerine takıldı şarkının. Acının da sevincin de
bir süresi olmalıydı bu durumda. Bize şu
kadar süre sevineceksin şu kadar süre üzüleceksin deseler yine aynı şeklide çok
fazla acı veya çok fazla sevinç yaşayabilir miydik? Belki de o zaman nasılsa
bitecek deyip umurumuzda da olmazdı... Düşüncelere dalmışken, kafasındaki
sorular artmışken sanki uzaktan birileri sesleniyor gibiydi ama aslında
seslenenin kızı olduğunu fark etti;
— Eveeeet… Üç saatlik yolculuğumuzun sonuna geldik… Yolumuz
bitti... Hepimize geçmiş olsun…
#insantanımasanatı #geçicilik yasası #deneyimseltasarımöğretisi
Her an bitmeyecekmiş gibi ama yıllar bir an oluyor sonra... Peki ne ile geçiyor bu ömür?
YanıtlaSilEllerinize sağlık...
Kaleminize sağlık. Nasıl da güzel bir şekilde anlatmışsınız hayatı ve hayatın geçiciili
YanıtlaSilUnutulurrrr unutulurrr insan her şeyi unutabilen bir canlı
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı olmuş , . Hayatın geçici olduğunu hatırlamamıza vesile olmasını sağladınız. . Teşekkür ederim bir solukta okudum ve düşünmeye geçtim şimdi de ..,;))
YanıtlaSilHer şeyin geçici olduğunu unutmadan yaşamak hayatta su gibi akmak ne kadarda güzel.
YanıtlaSilKaleminize sağlık.
Her şey gelip geçici; gençlik, acı, mutluluk, ömür, zaman… önemli olan onları nasıl geçirdiğimizdir.
YanıtlaSilGeçici olan dünyada kalıcı olmaya çalışıyoruz. Elinize emeğinize sağlık.
YanıtlaSilGüzel bir yazı… insanı geçmişine götürüyor… bir şarkı sözüde benden olsun :) Öyle bir geçer zaman ki…
YanıtlaSilBu kadar geçici olandan sonra...
YanıtlaSilSevgisi
Huzuru
Mutluluğu tek geçmeyen sonsuz olanın varlığına HAMD olsun....
Her şeyin geçici ,Zaman gerçekten yana ,kaleminize sağlık
YanıtlaSilHiçbir şey eskisi gibi kalmıyordu gerçekten de. Her geçen gün kalıcığa doğru hamlelerin yapıldığı günümüze nasıl da ilaç gibi gelen bir hatırlatma.
YanıtlaSilHayatin ozetini kaleme almissin bir solukta okudum ne kadar gercek bir yazi olmus yuregine saglik
YanıtlaSilNe kadar guzel bir yazi olmus bir solukta okudum cunku cok gercek yuregine kalemine saglik
YanıtlaSil