Dünyada boykot devam ediyordu. Birçok ülkede eylemler yapılıyordu. Dünyanın diğer ucundaki kendi ten renginden, kendi dilinden, inancından olmayan o insanlar için ağlıyorlardı. Kimisi işini, mesleğini dahi bırakıyordu. Bir zulüm işleniyordu bir insanlık suçuydu bu ve tabi ki sessiz kalacak değillerdi. Gerçekten bunu dert etmişlerdi kendilerine. Gerçekten üzüntüleri, yüzlerindeki her çizgiye, gözlerindeki her yansımaya yansıyordu. Görmemek körlük, duymamak sağırlık, hissetmemek duyarsızlık olurdu. Bu zulmü bilmeyen kalmış mıydı? Sessiz kalanların sessizliğine anlam vermek mümkün müydü? Belki de iç dünyalarında daha derin bir acı yaşıyorlardı… Fakat boykota da katılmıyorlardı. Boykot yapanlarla aralarına neden mesafe koymuşlardı? Dünyanın en uç noktasındaki insanlar ‘’Benim boykotumla mı zulüm bitecek’’ demeyin göz çekmeyin diyerek dünyaya seslerini duyurmaya çalışıyordu. Aktivistlerin ‘’Ben bakamıyorum çok üzülüyorum demeyin yakılan kendi evladınız olsa aynısını mı yapa...

Deneyimsel Tasarım Öğretisi - DTÖ
Deneyimsel Tasarım Öğretisi - DTÖ, Kim Kimdir, İlişkilerde Ustalık, Başarı Psikolojisi seminerleri ile tüm ilişkilerinizde faydasını görebileceğiniz stratejiler bütünüdür.